Yılbaşını da New York'ta geçirsek mi diye düşündük ama hem baya yorgunluk olacaktı hem de Sabri’nin bir kaç gün daha izin alması gerekecekti diye adamıza döndük… Salı günü Sabri işe gitti zaten, ben de biraz mutfak alışverişi yaptım. Saat 17:00 sularında evde yemek için hazırlıklarımızı yaparken saat farkından dolayı Türkiye’de partileyen arkadaşlarımızın fotolarına baktık… Herkes mutluydu, umutluydu 2014’ten… Biz de bekleyelim ve görelim bakalım dedik… Birkaç arkadaşa sorduk nasıl güzel mi 2014? Girmeye değer mi? Neler değişti? diye ama pek bi farklı cevaplar alamadık:)

Akşam kendi kendimize güzel bir rakı balık sofrası kurduk… Gece de yine her zamanki gibi önce RumRunners sonra Neptunes’e gittik. Klasik bir cumartesi kıvamındaydı yani:) Ama o gün tabii ki meydan çok kalabalıktı (meydan dediğim yer RumRunners adlı pub’ın olduğu yer zaten). Güzel bir müzik grubu çalıyor, millet danslar ediyor, kalabalıktan geçilmiyor, millet şıkır şıkır giyinmiş falan. Saat 00:00 olduğunda da yaklaşık 5 dakika süren havai fişek gösterisi yapıldı. Adadakileri zannedersin ki LOST adasındalar, herhalde sadece yılbaşında görme şansları oluyor bu havai fişek olayını, ne abarttılar ne abarttılar… Yazık kııız… Bütün yıl 'aaa yılbaşında meydanda oluruz havai fişek oluyor' diye geziyorlar:) Sonra da 'ay ne güzeldi dimi, bu sene baya renkliydi, baya uzun sürdü' falan diye konuşuyorlar:) Biz de bu sene fişekten nasibimizi aldık yani, hadi yine iyiyiz…
Yılbaşının ertesi günü de festival gibi bir şey varmış. Junkanoo Festivali, ona gittik. Artık nasıl gruplanıyorlarsa, nasıl oluyorsa (ben çok da merak etmedim ama siz merak ederseniz
buradan detaylarını okuyabilirsiniz:)) grup grup insanlar çok değişik ve abartılı renkli kostümler giyerek onlar için kapatılmış sokaklarda yürüyorlar ve bir jüri grupları puanlıyor. Birinci de para ödülü alıyormuş… Tabii ki yeme içme çadırları kurulmuş, çoluk çocuk herkes sokaklardaydı... Müzikli, renkli, eğlenceli bir etkinlikti…
Bu arada dipnot.. Burada minnacık bebeler gece saat kaç olursa olsun analarıyla beraber sokaklarda cin gibi dolanıyorlar. Yani ben diyim 1 yaş siz diyin 2…. Hani kucakta, sandalyeleri birleştirerek uyumak falan da yok. Gayet haldır haldır koşturuyorlar. Bizde olsa ‘ay banyo saati geçti, ay dışarda mama yiyemez, uyuması lazım, yerini yadırgadı’ diye diye kapatırız çocukları eve… Bunlar alıştırmışlar heralde bebeleri, sıkıntı yok… :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder