29 Ocak 2015 Perşembe

Neler oluyor bize?

Bir baktım 4 aydır yazmıyorum. Ama bana da hak verin, hayat daha bebeğimiz doğmadan çok hareketlendi, bi de bebek doğsa kimbilir neler olacak:)
Evet hala doğurmadım, öncelikle bunu bilin:) 37 hafta 5 gün oldu bugün, halen beklemedeyiz kurbanlık koyun gibi, başımıza neler geleceğini bilmeden...
Bu 4 aylık süreçte neler yaşadım çok hızlı bir şekilde özetleyeyim:
Türkiye ziyareti sonrası 4-5 gün NewYork'taydık, arkadaşlarımızın bize sürpriz Baby Shower partisi ile neşelendik, coştuk...

Kasım ayında Türkiye'den 2 posta misafirimiz vardı. Bahama'nın tadı en güzel o zamanlarda çıkıyor benim için. Ev kalabalık olunca, muhabbet hiç bitmeyince, eğlence her daim sürünce, hepbirlikte yiyip içtikçe... Sanırım insan seviyorum:)


Aralık başında Florida'da evimizi tuttuk ve ben yerleştim, Sabri de ara ara gidip geliyor halen (malum işleri yoğun Bahama'da)... Christmas haftası New York'tan arkadaşlarımız geldi bebişleriyle, yine çok güzel geçen bir 4 gün yaşadık. Ve tabii ki o da her güzel zaman gibi çabucak geçti...

Ocak başında annem geldi (yuppi)! O gün bugündür keyfim yerinde, elim sıcak sudan soğuk suya değmiyor. Gerçekten annelerin hakkı nasıl ödenir bilmiyorum...

Ocak ayından beri Lübnanlı, kendini komik sanan, her fırsatta benden Türk kahvesi isteyen doktorumuzu her hafta görüyorum, gidişatımız iyi... Vücut kendini doğuma hazırlıyor yavaş yavaş. Doktorlar 39. haftayı hedefliyor. Bakalım Duru kuzusu ne zaman gelmek isteyecek? Annem gelmeden önce -Sabri de olmadığı zamanlarda- her işimi kendim görüyordum. Zorlandığım pek bir konu olmuyordu ama son zamanlarda almış olduğum aşırı kilolar (20 kg oldu dile kolay) beni epey yavaşlattı... Ellerim ayaklarım şişiyor, konuşurken ve en ufak bir yürüyüşte nefes nefese kalıyorum... O yüzden pek bir iş yapamıyorum.


Ufak tefek ağrılarım, sancılarım oluyor ama kısa süreli olduğu için onları görmezden geliyorum. Şimdilerde dulamın (doğum koçumun) beni doğuma hazırlamak için bana söylemiş olduğu hareketleri yapıyorum ki doğum kolay olsun, hızlı olsun vs... İnşallah emeklerimiz boşa gitmez. Zira bu doğum olayı herkese göre değişen, biraz şans, biraz vücut yapısıyla, biraz bakış açısıyla ilgili. 'Olumlu düşünce' ve 'bedenine güvenme' gerçekten işe yarıyor, onu görüyorum çevremde.


Florida'ya yerleştiğimden beri 'Derya Baykal da kimmiş?' havalarında takılıyorum. Elimden geleni ardıma koymuyorum ve durmadan elişi yapıyorum bebek odası için. Başka türlü vakit geçirmek zor... Annemi de alıştırdım, o da durmak bilmiyor, tahta boyama, kanaviçe işleme, cibinlik yapma gibi bin türlü işi yaptı :) 

Buraya sözde kitaplar falan getirmiştim, okumak da ne demek, elime bile almadım kitapları:) Buraya gelmeden önce çocuk gelişimi, hamilelik vs ile ilgili bir çok kitap okudum, buraya geldiğimde de aynı performansı gösteririm zannetmiştim ama nerdeee... 
Bir kaç tane kanaviçe örneği paylaşayım hemen görmeyenler için... Diğer süslerimizi de odasına yerleştiğinde gösteririm artık inşallah... 
Bu arada herkes artık güzel haberleri bekliyor benden. Yanımızda olduğunu hissettiren herkese çok teşekkürler. Ama artık özellikle ailelerin gözü bizden gelecek bir telefonda. En ufak bir mesajda 'ay senden mesaj gelince doğuruyosun sandım, çok heyecanlandım' diyenler, mesaja cevap vermekte biraz geciksem 'doğum mu başladı yoksa' diye zorlayanlar olmuyor değil :) 
Aslına bakarsanız ben de biraz yoruldum, artık gelebilir diyorum ama tabi bu benim elimde olan bir şey değil. Yukarıda da bahsettiğim gibi hareketlerim yavaşlaması veya gün içindeki ağrılar bir yana, özellikle gece uykularımın kalitesinin düşmesi beni biraz yoruyor. Sağdan sola bile dönmekte zorluk yaşıyorum. Aslında belki de Duru doğduktan sonraki uykusuz gecelerime hazırlıyor vücut kendini, haberim yok:)))  
Bizden haberler şimdilik bu kadar... Eee son halimi de bi koyayım da görün. Bir 20 kilo kolay alınmıyor bu devirde:))) Bir sonraki yazımdaki fotoğraflarda şimdiden kendimi yürüyüş yaparken, bu kiloları vermeye çalışırken hayal ediyorum, Allah yardımcım olsun:)